Sevgili dostum Esra Özübek, Elle Türkiye Dergisi “Güzellik Editörü“. Üstelik mesleğine atıfta bulunurcasına, kendisinin de hem yüzü, hem kalbi çok güzel… 1945 yılında ilk olarak Fransa‘da yayınlanmaya başladığından beri dünyanın 46 ülkesinde, her ay tam 25 milyon kadın tarafından okunan Elle Dergisi çatısı altında, “Güzellik” gibi, hiç bir kadının kayıtsız kalamayacağı bir konuda, bilgi ve deneyimlerini yıllardır bizlerle paylaşıyor sağolsun. Seneler önce Elle‘in düzenlediği “Elle Style Awards” gecesine hazırlanırken tanışmıştık onunla. O günden beri, bir yandan tatlı oğluşu Emin ile olan muhabbetlerine bayılır, diğer taraftan ikizi Pemra ve ailesiyle olan sevgi ve bağlılıklarını takdir eder, hem de her ay dergide kaleme aldığı bölümleri, ayrı bir keyifle okurum. Şimdi de Üşengeç Şef okurları için kendisiyle içten ve samimi bir söyleşi gerçekleştirerek, hiç bir yerde bulamayacağımız güzellik tüyolarını alırken, en favori ürünlerini bizlerle paylaşmasını, bu esnada da onu ve mesleğini sizlere daha yakından tanıtmayı istedim.

usengec-sef-esra-ozubek-elle-guzellik-editoru

Usengecsef.com‘a Hoş geldiniz Sevgili Esracım. Öncelikle seni tanımak isteriz bize kısaca kendinden bahseder misin?

Merhaba. Ben Esra Özübek. 1970 İstanbul doğumluyum. İletişim mezunuyum. Üzerine Radyo-Televizyon bölümünde master yaptım. Üniversite son sınıftan beri de dergi dünyasının içindeyim.

Güzelliğe ve kozmetiğe olan ilgin, ilk nasıl başladı?

Her kadın veya genç kız gibi ben de bakımlı ve güzel olmanın peşindeyim. Yenilikleri ve ürünleri merak ediyorum. Dergici olmakta karar kıldığım zaman da kendime bir hedef belirledim ve güzellik editörü olmak için sıkı bir şekilde çalıştım. Kendimi yetiştirdim.

ELLE dergisine “Güzellik Editörü” olarak başlaman nasıl oldu?

Esasında daha önce dediğim gibi dergi dünyasına girişim çok eski. İlk olarak Gelişim Yayınlarında BANDO isimli çocuk dergisinde ve First isimli cemiyet dergisinde çalıştım. Sonra Sabah gazetesinde mecburi staj yaptım. Gazetenin yorucu temposunu görünce asla ve asla günlük gazete değil, dergide çalışmak istediğime karar verdim. Stajdan sonra Bazaar ve Cosmopolitan dergilerinde kadrolu çalıştım.

1995 yılında Hürriyet Dergi Grubuna transfer oldum. Burada da Naturel ve Burda dergilerinde görev aldım. Arkasından Hürriyet Dergi Grubu ELLE dergisini bünyesine katmaya karar verdiğinde de, sıfır sayıdan itibaren bu yayında Güzellik Editörü olarak görev almaya başladım. 1999 Mayıs’ta ilk sayı piyasaya çıktı ama biz öncesinde 2 ay sıfır sayı ve içerik için hazırlık yaptık. 1999-2015 yılları arasında ELLE’in Güzellik Editörüydüm. 2015 Eylül’de emekli oldum ve ayrıldım. 2017 Nisan’da ise yuvama geri dönerek, iki sene ara verdiğim ELLE Dergisi Güzellik Editörü sıfatını tekrar aldım. Ömrümün çoğu bu dergide geçti diyebilirim. Bir dergiyi insanın evi ve yıllardır değişmeyen ekip arkadaşlarını ise dost olarak görebilmek büyük bir keyif, hatta lüks.

usengec-sef-esra-ozubek-elle-guzellik-editoru

Çantandaki günlük kozmetik ürünleri nelerdir desem?

Ben esasında tam bir renkli kozmetik tutkunuyum. Bana denemem için gönderilen bütün ürünleri deniyorum. Bazılarıyla aşk yaşıyorum. Uzun süreli ve seviyeli bir ilişkimiz oluyor. 🙂 Sonuçta bu bir ekip işi.  Denemediğim veya güvendiğim insanlar tarafından yorum almadığım hiç bir ürünü yazmayı sevmiyorum. Bu nedenle de bazı kullanamadığım ürünleri ekip arkadaşlarıma paslıyorum. Ve bir süre kullanmalarını bekledikten sonra yorumlarını alıyorum.

Çantamdakilere gelince; tam bir renkli göz kalemi hastasıyım diyebilirim. Mavi, gri, mor favori renklerim. Bundan beş yıl önce asla far sürmeden çıkmazdım, şimdiyse kalemsiz asla. Bir de mat rujsuz yapamam. Şu an makyaj çantamın içinde aynı tonlarda ama farklı markalardan 10 tane mat ruj var desem abartmış olmam. Makyaj yapmak benim için pratik ve olmazsa olmaz bir aktivite. Sabahları BB veya CC kremimi sürerim. (Fondöten kullanmayı bir türlü sevemedim) üzerine allık uygularım. Göz kalemimi çekerim, hafif bir maskara uygularım. Mat rujumu sürerim ve hazır olurum. Beni makyajsız ve ojesiz görürseniz bilin ki, hastayım. 🙂

İyi ve sağlıklı görünen bir cilt için neler yapmalı?

Düşünüyorum da, evet ben hiç görmedim. 🙂 Peki cilt bakımında nelere dikkat ediyorsun?

İyi ve sağlıklı görünen bir cilt için cilt temizliğinin birinci derece önemli olduğunu bilmeyen yoktur. Bu nedenle akşamları yatmadan iyi bir şekilde cildimi temizlerim.  Ardından kremimi sürerim ve yatarım. Haftada bir gün nem maskesi ve yine haftada bir gün Clarisonic’le derin cilt temizliği yaparım. Ben birkaç işlevi bir arada yapan ürünleri seviyorum.

Kış sezonu ürünleri içinde beğendiğin ve kullandığın 5 ürün tavsiye eder misin?

Nars’ın kalem rujları, MAC’in maskarası, Smashbox’ın fırçalı mat ruju, La Prairie’nın Platinium Rare serisine eklenen Cellular Night Elixir kremi ve yine MAC’in son dönem piyasaya çıkan fırçalı mat rujları…

Her daim kullandığın, olmazsa olmaz 3 ürünün hangileri?

MAC maskaram, NARS, Smashbox ve MAC rujlarım, H&M ve Dior renkli göz kalemlerim.

Bunlar çok beğenilmiş belli. O zaman ilk fırsatta ben de favorilerine göz atıyorum. Peki yurt dışındaki güzellik anlayışıyla Türkiye’dekini karşılaştırabilir misin?

Bir hayli farklı. Bizde genel modaya göre trendler oluşuyor. Bir ara organik ürünler yükselişteydi, bir dönemse dermokozmetik ürünler. Biz Türk halkı olarak maalesef ürün okumayı sevmiyoruz, kolaya kaçıyoruz. Benden ürün önerisi isteyenlere hep söylüyorum. Bu konu, doktor tavsiye etmek gibi. Benim cildime iyi gelen, size iyi gelmeyebilir. Bir minik tester alın ve deneyin. Memnun kalırsanız, ürünün büyük boyunu alın. Artık kozmetik ürünler (gerek bakım, gerek renkli kozmetik) gerçekten çok pahalı. Ve biraz seçici olmak şart.

Hangi dergileri takip ediyorsun?

Tatler ve Vanity Fair’i seviyorum. Doğal olarak ELLE’in diğer edisyonlarını da takip ediyorum.

usengec-sef-esra-ozubek-elle-guzellik-editoru

Tercihin Hangisi? Para mı? Yoksa Manevi Tatmin mi?

Dergicilik yapmayı isteyen gençlere önerilerin neler?

Öğrenmeye açık olun. Hedeflerinizi belirleyin ve bu hedef için sıkı çalışın. Dergicilik dışardan çok sevimli duruyor olabilir ama gerçekten sevmeden, bu işi yapmak çok zor. Saatleri belli değil, yoğun olduğu dönemler var.  Maaşlar çok düşük. Ama bir yazının altında imzanı görmek, sektörde yıllar içinde bir isim olmak, sevdiğin ve güvendiğin markaların ürünlerini daha piyasaya çıkmadan ellemek, test denemek, kullanmaksa büyük bir keyif ve tatmin noktası. Kısaca ne istediğini iyi bilmek şart. Para mı? Yoksa manevi tatmin mi?

Dijital platformun önemi, gün geçtikçe  büyüyor. Sence Türkiye’de dergiciliğin geleceği nasıl olacak?

Bu konu çok tartışılıyor. Dijital çağı yaşıyoruz. Dergicilik tabii ki ölmeyecek, ama pastanın dilimleri küçülüyor. İlanlar gelmeye devam ettikçe, dergiler yaşar. Artık herşey 360 derece olarak düşünülüyor ve pazarlanıyor. Instagram, com.tr hesapları ve dergiler, üçlü bir bütün olarak varlar.

Haftalık mı? Yoksa Aylık mı? İşte Dergiciliğin Zorlukları

Mesleğinin zorlukları nelerdir?

Günlük yayınla, aylık yayın çok farklı. Dergicilik açısından bakarsak saat zorunluluğu olmaması bir keyif. 09:00’da işyerinde olmuyoruz sonuçta. Ama yeri geldiğinde gece yarılarına kadar çalışıyoruz. Bol bol seyahat ediyoruz. İlginç insanlarla tanışıyoruz. Celebrity diye adlandırdığımız ünlü isimlerle dirsek temasındayız. Sonuçta dergicilikte satış önemli. Dergi satmıyor diye, bir anda karar verilerek kapatılan bir çok yayın gördüm. Bu da mesleğin bence en zor yanı. Çünkü hiçbir şeyin garantisi yok.

Meslek hayatında başından geçen en komik anı nedir?

Komik değil de güzel anılar diyelim. Catherine Zeta Jones’dan, Elizabeth Hurley’e,  Suki Waterhouse, Coco Rocha gibi birçok ünlüyle tanışma, yanyana resim çektirme ve röportaj yapma şansını buldum.

usengec-sef-esra-ozubek-elle-guzellik-editoru-emintosh

İşte sıra geldi Son Dönem Favorilerine

Son dönemdeki favori dizilerin?

Birinci sırada İstanbullu Gelin sonra Ufak Tefek Cinayetler ve Çukur geliyor. Yabancı olarak da CSI’ların hepsini seviyorum ve tekrar tekrar izlemekten bıkmıyorum.

Hobilerin nelerdir?

Mini parfüm şişesi ve kaplumbağa biblo biriktiriyorum.

Son okuduğun kitap?

Aşk veya gerilim seviyorum. Dan Brown ve Maeve Binchy favori yazarlarım.

Son yaptığın seyahat?

Milano’ya Ferragamo’nun son parfümünü koklamaya gittim. Fashion Week’in olduğu zamana denk geldiği için süper güzel bir zamanlamaydı.

Esracım bu keyifli röportaj için çok teşekkürler:)

6 YORUM

  1. Bende sana çok teşekkür ederim çok tatlı bir insanla çok tatlı bir sohbet olmuş sıcak sımsıcak keyifli hiç bitmesini istemediğim bir sohbet Esra hanımı bende çok sever ve onu yakın takip etmeye çalışıyorum…Emeğine yüreğine sağlık….

  2. Elle gibi bir derginin güzellik editörünü bize yakından tanıma fırsatı verdiğiniz için teşekkürler. Tavsiye ettiği ürünleri ben de deneyeceğim.

    • Merhaba janset Hanım,

      Evet Sevgili Esra, bu konuda yılların duayeni. Ben de yeni ürün alırken her ay Elle’de onun tavsiyelerine illa ki bir göz atıyorum 🙂
      Sevgiler

SİZ DE DÜŞÜNCENİZİ PAYLAŞIN

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz