Haydi canlar! 🙂 Uzun uzun tatiller de yapıldıysa, hayallere dalmayı bırakıp, enerjimizi toplamalı ve kendimize gelmeliyiz artık.  Tam da şu an itibariyle, siz de benimle birlikte, hayatınızdaki gereksiz kilo, gereksiz eşya ve gereksiz insan fazlalığından kurtulmaya ne dersiniz? Evet evet! Şöyle güzeeeel bir “Sonbahar Temizliği” yapalım diyorum. Söylemesi kolay demeyin, valla Ağustos’un 2. yarısında bana birşeyler oldu, bildiğiniz pestil haldeydim. Şu koltuğa bi’ uzanayım ve saatlerce hiç bir şey yapmayayım mümkünse… Hem evde, hem ofiste işler nasıl yığılıyor, dolaplar nasıl üstüme üstüme geliyor anlatamam! İlginçtir ki eşim de aynı ruh halinde olunca, bizim gibi normalde çok yönlü ve sosyal bir çiftin, dışarıya adımını bile atmak istemediği, çok ilginç bir dönemdi bu. İşin daha da tuhafı, kiminle konuşsam aynı halsizlik ve isteksizlik onlarda da söz konusuydu. Peki ilk olarak ne mi yaptık?

usengec-sef-otel-seyahat-tatil-rehberi

Kendimizde pek alışık olmadığımız bu “Bezgin Bekir”liğimiz, canımıza tak edince, bir tarih belirledik ve 10 günlük bayram tatilinden sonra, her ne olursa olsun “Tükenmişlik sendromu”nu andıran bu depresif halimizden çıkacağımıza söz verdik. Ve şimdi o sözün arkasında durarak, kendimi olabildiğince enerjik hissetmek için çabalayarak, işte yine karşınızdayım. Bir mucize olmadı tabi ki. Sadece biliyorum ki her şeyin aslında çözümü bende. Kendimi bırakırsam, ipin ucu kaçacak ve aklım başıma sonradan gelince, ah keşke daha önceden bir şeyler yapmış olsaydım diyeceğim. Oysa, şu göz açıp kapayıncaya kadar geçen, “bir varmış bir yokmuş” misali dünyada, nefes aldığımız her an çok değerli! Hayır efendim! Böyle tontişi yayıp, “ay ne oluyor bana? İçim çekildi valla, kesin nazar bu nazar…” diyerek, şu iki günlük ömrü, bahanelerden başka  hiç bir şey üretmeden geçirmeye hiç niyetim yok. Hem de değerli takipçilerime iyi bir rol model olma konusunda benim bir misyonum var. Öyleyse ilk iş nereden başlayalım?

usengec-sef-usengecsef-dolap-duzenleme

Gereksiz Eşya Fazlalığından Kurtulmak

Öncelikle kendimize nefes alacağımız alanlar açmalıyız. Evlerimizde sanki biz değil de, eşyalarımız yaşıyor. Her yere yayılmış haldeler. Biz de onlardan geriye kalan “iki gıdım” metrekarede hayatımızı sürdürmeye çalışıyoruz.  Oysa düzenin beraberinde getirdiği hem maddi, hem manevi kazanç yanında, bir de aradığınız bir şeyi “hop!” diye bulmanın sağladığı zaman ve morali de hesaba katın. O yüzden derim ki, öncelikle hayatımızdaki fazlalıklardan kurtulmalıyız.

Gereksiz eşyaları bir düşünün evinizde! Dolapları açıyorsunuz, her şey sıkış tıkış. Elbiseler, ayakkabılar, mutfak eşyaları, kozmetikler… Oysa dikkat ediyorum da günlük hayatta favorim olan şeyler belli. Yeni şeyler de alsam, hep aynı şeyleri kullanmayı seviyorum, elim hep onlara gidiyor, çünkü en çok onlarla kendimi iyi , mutlu ve rahat hissediyorum. Ama o “indirim” tabelasını hangi vitrinde görsek, hepimizin içi bir kıpır kıpır oluyor, eh insanız en nihayetinde. Ne demişler? “Beşer, şaşar!”. Buradaki “beşer”, “insanoğlu” anlamında, yoksa “İndirimde bulduklarınızı beşer beşer alın” gibi manalar yüklemeyin, aman diyim! Amacımız tamamen tersi! :))

usengec-sef-dolap-duzenleme

İndirim ile Aklımızı Çelen Alışveriş Canavarına Bi’ Dur Demeli

Ben de ne mi yaptım? Belki bir günümü harcadım ama, direkt elbise dolaplarından işe başladım. İçindeki herşeyi, bölüm bölüm dışarı çıkartıp, yatağın üzerine istifledim. Zaten hakkında bir fikrim olan parçaları elemek, oldukça kolay oldu. Bazılarını ayna karşısında üzerime tuttum, baktım hayal etmeye çalıştım içinde nasıl hissettiğimi. Emin olmadıklarımı da üşenmedim ve tek tek giydim. Bazılarını nasıl da gaza gelip almışım, yahu bu bana küçük! İndirimde bulunca, “Zaten zayıflayacağım ben” diye küçük beden şeyleri de alıp gelmişim, hangi akla hizmetse artık? Bir de üzerine, normalde olduğumdan da fazla kilo alınca, artık içinde hiç iyi durmadıklarım, koca göbeğimin sığmadıkları da var. Küçükken, boy attıkça olmayan elbiseler için “Eşek büyümüş, semer küçülmüş” derlerdi ayıptır söylemesi. Artık “boy” değil, sadece “en atıyorum” maalesef:) Ama yoook! Bu yazı serisinin devamında elbet ona da sıra geliyor. O göbek gidecek! :))

Evdeki dekoratif aksesuarlardan, mutfak eşyalarına kadar her şey, tamamen tüketim toplumunun etkisiyle gerekli-gereksiz alınmış, aslında pek çoğu olmasa da olur şeylerden oluşabiliyor. Oysa tatile çıktığımızda bir otel odasında yanımızda ne kadar az eşya ile ne kadar da mutlu ve özgürüz bir düşünsenize. Benim pek tarzım değildir ama çoğu insan doğa ile içiçe olup, kamp yapmayı çok sever, hele bir de onların durumunu hesaba katın. Bir çadır, bir uyku tulumu ve bir kaç eşya ile nasıl da mutlu ve özgürler.

Peki O Hiç Kıyamadığımız Eşyalarımızı Aslında Nasıl Elemeliyiz?

Elbise Dolapları Nasıl Düzenlenmeli?

Aksesuar Çekmecesi Nasıl Düzenlenmeli?

Çorap ve Kemer Çekmeceleri Nasıl Düzenlenmeli?

Kenara Ayırdığım Elbise ve Eşyaları Ne Yapsam?

1
2
3
4
Önceki İçerikUykusuzluk Problemi Çekenlere 13 Önemli Tavsiye
Sonraki İçerikOkullar Açıldı. Haydi Şimdi Okula Dönüş Zamanı

6 YORUM

  1. Yine muhteşemsin yineee süpersin yaa ne güzel de anlatmışsın ne güzel de izah etmişsin bayıldımmm…Birde en çok güzel güzel atasözleri ile nede güzel süslemişsin yazıyı bir değil iki veyaa üç kere okumuşundur çok zevk aldım yine ne zaman sonu geldi dedim tekrar baştan okudum bizi o kadar güzel bilgilerle aydınlattın… Amaa sennn nasıl güzellikte bir insansın yaaa kendi evini ve dolabını bizlerle paylaştığın için…Sevgilerimle…..

    • Elifcim her zamanki gibi yine çok tatlısın. Bunca yıllık mağazacılık tevrübenle eminim ki anlattıklarımın çok daha güzelini kendin yapıyorsundur, ama senin o zarif ve düşünceli yapın var ya… Çok seviyorum. Hep böyle kal. İyi ki varsın.

  2. Bu yazı gerçekten bir harika. Hem üslubu, hem akıcılığı çok iyi hem de içeriği. Dolap Düzenlemesinden çok daha fazlasını anlatıyor kesinlikle. Elinize, emeğinize sağlık. Benim de bu bezgin Bekirlikten kurtulup, bu isleri çoktan yapmam lazımdı neyse daha da geç kalmamak icin bir uyarı sayayım bu Harika yazıyı. İyi ki varsınız, sevgiler…

  3. Ne kadar emek dolu bir yazı olmuş yine okumak çok keyifliydi yine.Tam mevsim dönümündeyiz hazır yazlıklar kalkacak yakın zamanda kışlıklar çıkacak bu tüyolar çok işime yarayacak

  4. Konmari yaptığım dönemde tüm dolapları ayıklamıştım. Hala dolapları açtığımda aynı gülümseme oluyor yüzümde. Evimide sadeleştirdim. Girince huzur veriyor insana. Yalnız instagram nazarına fena inanıyorum. Açık hesapta zaten resim yok ta özel hesaba ne zaman Ada’nın resmini koysam ateşleniyor çocuk. Bir kaç kişiden daha duydum bunu. Instagram korkutuyor biraz 🙂

    Negatif düşünce içinde 21 gün olumlamaya başladım. Pozitif düşünüyorum. Ne düşünürse onu yaşıyor insan. O zaman iyi düşünelim iyi olsun 🙂

    En kocaman sevgiler

Dilek Yeğinsü için bir yanıt yazın İptal

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz