Çocukken tam bir Arnold Schwarzenegger hayranıydım. Kocaman kaslı vücuduna rağmen, yüzündeki o şapşal ifade ve Avusturya aksanıyla İngilizce konuşması bana çok sempatik gelirdi:) O dönem benim için bir “New Kids on The Block” vardı, bir de “Arnold”. Devamlı Blue Jean dergisi alırdım. İçinden çıkan, toplamda 8 tanecik yabancı şarkı sözü için delirirdim. Elimde dergi, teybin başına geçer, kaseti devamlı başa alır, ezberlerdim o şarkıları. Yetmezdi sözlükten kelime kelime anlamlarını araştırıp, şarkıda ne anlatıldığını öğrenmeye çalışırdım. Yıllar sonra internet sayesinde şarkı sözü bulma konusunda artık rahata kavuştuk tabi ama o zamanlar tam yokluk yıllarıydı valla. Diğer çocuklar gibi kafadan atma sözlerle “sanatımı icra etmeyi” sevmediğim için, bu sayede geniş bir yabancı şarkı repertuarım oluşmuştu:) Bütün harçlıklarımı yabancı gençlik dergilerine yatırır, odamın duvarlarını yerlerden tavanlara kadar sevdiğim şarkıcı veya oyuncu posterleriyle doldururdum. Çılgınlık işte demeyin, yabancı dil öğrenmenin en keyifli halidir şarkı sözleri:) Herkes “tenekeci bokçe” zannederken ben Michael Jackson’un “Annie Are you Ok?” dediğini ilk öğrenenlerdim bi kerem, naaabeeeer? :))

arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema

Hiç unutmam, bir sene, evi boyatma kararı alındı, doğal olarak bütün posterler de sökülecek tabi. Eh artık zamanı da gelmiş, ben de biraz büyüyüp onlardan hevesimi almışım hani. Boya işlerimizle uğraşan Hacı Amca dediğimiz tonton da bir amca var, o geldi ve duvarımda Arnold’u gördü, kalakaldı. Bir şey de diyemiyor ama gıcık oldu tabi kocaman kas yığını bir tipçik ne işi var bizim kızın duvarında diye!:) New Kids’in toy çocuklarından ziyade, en çok onun posterlerini sökerken, keyiften dört köşe olmuştur eminim:)

arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema

Yıllar geçti… Belki vurdulu-kırdılı filmlerini değil ama çocuklardan hiç hazetmeyen bir anaokulu polisini canlandırdığı bi'”Kindergarten Cops” olsun, efendime söyleyeyim, Danny DeVito ile birbiriyle tamamen zıt olan ikiz kardeşleri oynadığı bi’ “Twins” olsun, Arnold’un komik hallerine hep içten içe sempati duydum.
arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema
arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema
Terminator serisinin ikincisini kaç kere izlediğimi Allah bilir. Tüm dialogları ezbelemiştim, hatta bir ara beraber konuşuyorduk diyeceğim ama zaten film boyunca kaç kelime ediyordu ki, değil mi ama? Onun o komik aksanıyla, dili dönmeden söylediği “Hasta la vista baby” ve “I’ll be back”ler klasikleşmiştir artık. Bunları başkası da söylese, insanın aklına hep o gelir:)

arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema

Şu videoyu izledim geçenlerde, çok güldüm. Milletin ödü kopmuş balmumu heykel canlandı diye. Madame Tussauds Müzesine ben gittiğimde olsaymış ya keşke böyle bir kamera şakası:)

Adam boşuna “I’ll be back” yani “geri döneceğim” demiyor, sözünün de eri maşallah. Alın işte koskoca Los Angeles Valisi olduktan sonra, bir de üzerine, 68 yaşına merdiven dayamış haliyle bile yine beyaz perdeye döndü ve şimdi de Terminator Genisys ile rol kesiyor. O sözünü yerine getirip dönmüşken, benim kayıtsız kalmam yakışık almaz diyerek, geçtiğimiz Cumartesi günü Akasya AVM’nin en üst katındaki Mars Cinemaximum’a gidip, hemen gündüz seanslarına göz attık. “Güzel ve güneşli bir cumartesi günü, kapalı bir sinema salonunda mı harcanır yahu?” demeyin, bu film için değer demişiz işte bir kere.

2 sinema biletine 3D gözlüklerle beraber 48 TL verdik ve hemen koşup öncesinde hızlıca bir şeyler yiyerek, salondaki yerimize geçtik. 2 kişinin sadece sinema masrafı 50 TL olmuş, bir de 2 çocuklu aile olsan 100 TL biletler, arada bir gazoz mazoz içilse, patlamış mısır-dondurma filan da yense öf öf öf ki ne öffff! “Bir sinema 4 kişilik aileye 200 TL’ye patlar neredeyse” diye de içimizden geçirdik. Onca abur cuburunun üzerine çıkışta da “acıktık biiiz” dediklerini düşünsenize, Allah kolaylık versin çocuklulara:)
arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema

Yayın başladığında, sinema ekranında filmin kalitesi bi’tuhaftı. Fazla karanlıktı herşey. Sonlarına doğru görüntü var, ses yok hale geldi. Makinist odasına bakıyor herkes, ama nafile. Birileri çıktı salondan, o esnada tekrar göstermeye başladı. Hadi millet ses çıkarmadı konsantrasyon bölünmesin diye ama bir daha oldu aynı şey, hadi bir daha derken, bu sefer düzelmek de bilmedi. Eh film keyfimiz de bu sayede kaçtı. Dışarı çıkıp yetkili birini çağırdılar, ışıklar açıldı, telsiz anonsuyla film geri sardırıldı ve salonda herkes filmden kopmuş halde tabi. Yetkili soruyor, “burada mı koptu?” “Yok”. “Biraz daha sarın! Peki ya burada mı?” “Yok!” Of tam bir fiyasko. Filmin son 10-15 dakikalık bölümünü bu sayede kaçırmış olduk çünkü bu teknik arıza dedikleri şey sayesinde salonun biz dahil, büyük çoğunluğu pes edip kalkarak, para iadesi aldılar. Ama Cumartesi gibi ailece birlikte rahat zaman geçirebildiğimiz sayılı günlerden birinde, keyifle izlemek için heveslendiğimiz film, böyle yarım kalınca, hem bunca saatimiz boşuna harcanmış oldu, hem de o hevesimiz kursağımızda kaldı. Neyse daha sonra bir daha başka yerde tamamını izledik de içimiz rahatladı. Diyeceğim o ki, bu sahipsiz ve amatör yaklaşım, daha yepyeni ve kaliteli bir AVM olarak kabul ettiğimiz Akasya’ya ve Mars Cinemaximum’a yakışmadı.

akasya-avm-mars-cinemaximum-sinema

Neyse biz konumuza dönelim. Terminator serisinin devamlı takipçileri klasik hikayeyi biliyordur tabi. Eh şimdi artık 68 yaşına gelen Arnold’u bu filmde tekrar oynatabilmek için bir takım mantıklar bulmaları gerektiğinden, filmin gidişatını da doğal olarak biraz değiştirmişler. Bu vesiyle öğreniyoruz ki, Terminatorlerin üzerindeki insan derisi, zamanla yaşlanabiliyormuş. Tabi yerse:))

Spoiler vermeyeceğim korkmayın! 🙂 Terminatorlerin genel akışını, bu yazıyı okuyacak kadar ilgili olanlar, biliyordur zaten. Hikayenin ilk başından itibaren olanları çok basitçe özetlemek gerekirse, Skynet isimli yapay zeka gelişip insanoğluna saldırıyor. İnsanoğlunun son bir savaş verip, Skynet’i alt edebilmesi için Sarah Conner’ın oğluna ihtiyaç var. Terminator rolündeki Arnold, geçmişe, Sarah Conner’ı öldürmeye gönderiliyor. Kyle Reese de Sarah kızımızın öldürülmesini engellemek için gelecekten gönderilen bir asker. Eh oğlunun doğup da insanlığı kurtarabilmesi için, doğal olarak önce annesinin yaşaması gerekiyor. Bu filmi de Türk filmi tadında anlattım ya, bravo bana:) Ondan sonra Sarah’nın eltisinin bibisi, kaynatasına demiş ki… Ahh! fazla bilim kurgu izlemekten, devrelerim yandı, ben ne diyorum:)
arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema

Sarah Conner rolünü, Linda Hamilton’un oynamasına o kadar alışmışız ki,yerine efsane dizi “Game of Thrones”un Khaleesi rolündeki beyaz saçlı prensesi, İngiliz aktris Emilia Clarke’ı oynatmışlar ama bence orjinal filmdeki Sarah Conner’ın yerini tam anlamıyla tutamamış sanki. Beyaz saçlarıymış demek ki onu sıradanlıktan kurtaran diyeceğim ama olur da bu satırları okur-mokur şimdi, ağır konuşarak kırmayayım kızcağızın kalbini diyorum, en nihayetinde umut da vaad ediyor hani:)

emilia-clarke-khaleesi-terminator-genisys-sinema

Serinin ilk filminde kötü olan Terminator, benim o en çok sevdiğim ikinci filmle birlikte, iyi bir karaktere dönüşmüştü. Rakibi olarak ortaya çıkan likit metalden yapılmış, T-1000 model “kötü-pis-kaka robotu” engellesin diye gelecekteki insanlar, bu iyi kalpli yeni Terminatorü programlayıp geri göndermiştiler Allahtan. Ay ne iyi bir robotsun sen Arnold Abi:)
arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema

İşte bu serinin en yeni filminin başında da Arnold’un o ilk filmde gençken oynadığı kötü karakterle, şimdiki iyi-tatlı-naif-şeker ve Sarah Conner’a karşı aşırı korumacı ama azcıcık da yaşlanmış hali, yani o iki Terminator, birbiriyle kapıştı. Kendisine “pops” denmesine ve alt yazılarda bunu “moruk” diye çevirmelerine içerlemedim desem yalan olur. “Pops”ı mis gibi de “babalık” diye çevrilebilirmiş yani moruk da neyin nesi? Çok ayıp! :)Filmin fragmanını aşağıdaki videoyu göremiyorsanız, şuradan da izleyebilirsiniz.

Yeni senaryoyu çekebilmek için genel hikayeyi bir paralel evren yaratarak değiştirmişler. Bu filmde de, ilk filmdeki bazı sahnelere de çok güzel dokundurmalar yapmışlar. Özellikle Arnold’un zoraki sırıttığı sahneler çok başarılı. Aşırı sevimli bir robot olmuş yine. Ailemizin robotu sanki, o derece tatlı. Al evde, salonun baş köşesine koy, bak bir daha misafir çocukları yerlerinden kımıldayabiliyor mu:) Hmm şaka maka derken, şu saniyeden itibaren, ben bunu ciddi ciddi düşünmeye başladım, işe yarayacağına bi’ ikna oldum sanki bak! Beeeey, eve bir Terminator almaya ne dersin? :))
arnold-schwarzenegger-terminator-genisys-sinema
Aa bu arada eğer siz de tatlı ve içten yorumlarla beni mutlu etmek isterseniz, şuradan bloguma kolayca üye olabilirsiniz.

SİZ DE DÜŞÜNCENİZİ PAYLAŞIN

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz