Antrepo No 3’de geçen hafta boyunca süren Moda Haftası, yine tüm hızıyla geçti ve gitti. “Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul presented by American Express” ismiyle anılan (kısaca MBFWI) bu etkinliğin açılış gecesi, yine sponsor markalardan olan Saat ve Saat’in Pera POP’da düzenlediği Time For Fashion Party’siyle start verdi.

Yeni nesil erkek modasının öncülerinden genç ve yetenekli Moda Tasarımcısı Niyazi Erdoğan da Fashion Week defilesi öncesi, onca yoğunluğuna ve heyecanına rağmen, yine kendi ödüllü tasarımı olan Dervish koleksiyonundan ceketiyle bu davetteydi. Kendisi de benim gibi İTÜ’lü olan ve aldığı Mimarlık eğitimin getirdiği alt yapıyı tasarımlarında da sıkça kullandığı için, tarzını çok beğendiğim bu modacıyla, yüksek volume’lü müziğe rağmen tatlı sohbetimizi yaptık ve en kısa zamanda keyifli bir röportaj için bir araya gelmek üzere sözleştik. Zaten Nisan ayında Hollandalı can dostlarım gelir gelmez, ilk iş soluğu Nişantaşı’ndaki mağazasında o meşhuuur “Pikselli gömlekleri” arasında alacağız inşallah:)

Aynı gün saat 17:00 civarı, Karaköy Bej Cafe’de Fashion Week’in Happy Hour party’si olduğu için, orada eğlenmeye başlayan güruh, Pera POP’a doğru akın ettikçe, başlarda daha sakin olan ortam, saatin 22:30 olmasıyla iyice kalabalıklaşmaya başladı.

Aslında konu bir “party” olduğunda, insanlar onun, bu halini seviyorlar biliyorum ama, ben artık pek tahammül edemiyorum, ne yalan söyleyeyim:) Mekanın avlu kısmı bile iyice tıklım tıkış bir hal alınca ve hele de herkes ellerinden düşürmedikleri sigaralarıyla arz-ı endam edince, hem gözlerimiz yanmaya, hem üstümüz başımıza sigara kokusu sinmeye başladığı için, “bize bu akşamlık bu kadar party’lemek yeter” dedik ve ayrıldık:)

time-for-fashion-partisi-mbfwi-fashion-week-istanbul

Antrepo No 3’te bir araya gelen moda meraklıları

Perşembe günü gerçekleştirilen Çiğdem Akın defilesi için Antrepo No 3’e geldiğimde, hava nispeten güzeldi ama moda canavarı gibi giyinip, “sokak modası” adı altında görüntü almak için etrafta pervane olan paparazzilere malzeme olmak gibi bir derdim olmadı her zamanki gibi:)

mbfwi-fashion-week-istanbul-antrepo-no3
Tam davetiyemi teslim almak için bankodaydım ki, yanımdaki gencin, kırmızı kristal zımbalarla kaplı ayakkabıları gözlerimi aldı bir an için. Bir dakika dedim, ben bunu çekerim. O da zevkle verdi pozunu sağolsun. Bir anda “moda çarpması” yaşadım bildiğiniz:)

mbfwi-fashion-week-istanbul
Etrafıma baktıkça ilginç ilginç kıyafetler giymiş, adeta birbiriyle bu konuda yarışan insanlarla dolu bir alanda olduğumu fark edip, biraz izlemeye koyuldum.

Farklı olmak adına, kafasına masa örtüsü bağlayan mı yoktu, jean giydiği halde belinden beyaz bir dantel parçasını, pelerin gibi yerlere kadar sarkıtan mı, içerideki sıcağa rağmen, peluştan yapılmış etollerle oradan oraya koşturan havalı delikanlılar mı…

mbfwi-fashion-week-istanbul
 MBFWI 2014’e katılan Tasarımcılar

Daha sonrasında ise defilenin gerçekleşeceği RUNWAY isimli alana doğru yöneldim…

mbfwi-fashion-week-istanbul-cigdem-akin-defilesi
… ve VIP bölümde ayırtılan yerime oturdum. En önden defile izlemek gerçekten çok keyifli, çünkü kaliteli resim çekmek çok daha kolay:) O anda Tasarımcı Çiğdem Akın’ın yakın arkadaşları, cemiyet hayatından çok sevdiğim aile dostumuz, İdil Hanım ve yakınları da defileyi izleyeme geldi. Beraberce o günün hatırası olan Selfie’mizi de çektik. İşte artık defileye hazırdık! 🙂

Peki Sizce Moda Nedir?

İzlediğim defilelerden izlenimlerimi tek tek yazacağım ama ona geçmeden bir şey söylemezsem çatlarım:)

Benim gözüm bir türlü alışamasa da, sizler de fark etmişsinizdir ki bu sene, özellikle erkeklerde dar ve kısa paça modası iyice aldı başını gitti. Defile esnasında karşımda oturan bu beylerin smokin altına kırmızı çorap giymiş olmaları da önce dikkatimi çekti “ne alaka” dedim ama bir kaç kez baktıktan sonra, hiç de fena gelmemeye başladı desem yalan olmaz.
mbfwi-fashion-week-istanbul

Amaaaan işte moda da böyle bir şey değil mi zaten? Önce “ben hayatta giymem” dediğimiz yüksek bel pantolonları, İspanyol paçaları, Amerikan futbolcusu gibi gezdiğimiz vatkalı gömlekleri, sonrasında vücut şekline bakmaksızın herkesin zorla içine girmek için zıplayıp durduğu ama illa ki o “çatal nahiyesi”ni dışarıda bırakmak için ısrar eden düşük bel jeanleri hepimiz giymedik mi? Eh o zaman daha ne? İlk görüşte bir yadırgıyoruz, sonra bir bakıyoruz ki gözümüz alışmış ve elimizden geldiğince biz de moda rüzgarına çoktaaan kapılmışız bile:)

Atalar yine güzel söylemiş. Ne mi demiş?: “Moda kendine yakışanı giymektir”:)

1 Yorum

  1. farklı görünme çabası sırıtmadığı zaman daha güzel bence. tabi kendine yakıştırana sözümüz yok.

    nupera pop çok kalabalıktı hakkaten uzaktan bir el sallamıştık hatırladım:))

SİZ DE DÜŞÜNCENİZİ PAYLAŞIN

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz